İçerik yönetiminin tarihi: Mağara resimlerinden faturalarınıza

Sizden içerik yönetimi çözümlerinin kökenlerini düşünmenizi isteseydik, aklınıza ne gelirdi? Muhtemelen modern iş dünyasını ve herkesin ilk aklına gelen dijital dönüşümü düşünürsünüz. Ama ya bundan çok daha geriye gittiğini söylesek? Hatta taş devrine dönelim!

Biz insanlar uzun zamandır çevremizdeki dünyanın gizemlerinden etkileniyoruz ve birçok kültürde bunu anlama girişimlerimiz kayıt tutmayı içeriyordu. Çevre ve yaban hayatı hakkında bilgi depolamak için ustaca bir yöntem sağlayan mağara resimleri bunun en eski örneğidir.

İlk şehirlerin ortaya çıkışıyla daha ayrıntılı bilgileri kaydetme ihtiyacı doğdu. Antik Babil'de veri depolama için tercih edilen malzeme olan dikili taşlar ve kil tabletler üzerine oyulmuş sözleşme yönetim yazılımının Mezopotamya’daki muadili olan Hammurabi Kanunları’nı düşünün.

Zaman çizelgesinde biraz daha ileride, Antik Çağ'da, papirüs parşömenlerinde edebi ve bilimsel eserler depolanmıştır. Büyük İskenderiye Kütüphanesi'nde en iyi zamanında bir milyon eser olduğu ve bunun da onu dönemin veri arşiv başkenti yaptığı düşünülüyordu. Romalılar da etkin bilgi yönetiminin önemini anladılar ve kontrollerini genişletmek için tarihin ilk posta hizmetini yarattılar.

Kağıt icat edildiğinde, bambu veya ipekten daha ucuz ve daha uygun olduğu için veri kaydetmek için tercih edilen araç haline geldi. Bu, Gutenberg'in, önemli belgelerin birden fazla versiyonunu oluşturmanın bir yolu olarak 14. yüzyılda matbaayı geliştirmesinin yolunu açtı. Gutenberg’in cihazı, çağdaş toplum üzerindeki etkisi ile günümüzün dijital dönüşümüne benzer şekilde bilgi üretmeyi, kopyalamayı ve paylaşmayı kolaylaştırdı.

On dokuzuncu yüzyılın ortalarında telgrafın gelişi telekomünikasyonda devrim yarattı. İnsanlar aniden gerçek zamanlı olarak bir kıtadan diğerine elektronik olarak bilgi gönderebilir hale geldiler. Telefon, insanların sınırlar ve okyanuslar arasında anında birbirleriyle veri paylaşmasına sağlayarak bu trendi sürdürdü.

Modern bilgisayarların ve internetin icadı, içerik yönetimi hakkında düşünme şeklimizi tamamen yeniden şekillendirdi.Dijital çağda, her sektördeki işletmeleri optimize etmek için kullanabileceğimiz sonsuz bir veri akışına erişebiliyoruz. Fatura ve sözleşmeleri manuel olarak işlemenin modasının geçtiği hissediliyorsa, bunun nedeni budur! Kağıtsız ofisin yükselişi, sadece birkaç yıl önceki belgeleri Hammurabi’nin kil tabletleri kadar eski hissettirecek. İçerik Hizmetleri, bilgi yönetiminin modern yanıtıdır ve işletmenizde değerli verileri verimli bir şekilde arşivlemenizi, korumanızı ve paylaşmanızı sağlar.